TETANOZ NEDİR NE DEĞİLDİR?

Genellikle, yaraya bir tane tetanoz bazillus'u girmesinin tetanoza yol açabileceği iddia edilir. Bu bazillus üreyebilir ve tüm organizmayı zehirleyebilir deniliyor. Fakat Vaillard ve Rouget Beyaz farelerle yaptıkları deneylerde çok fazla miktarda Bazillusu farelere enjekte ettikleri halde hiç bir farede tetanoz oluşmadı, bunun sonucu olarak sağlıklı dokuda bazillusun bir sorun yaratmadığı kanısına varıldı. tetanozun oluşması için önce bir doku hasarı meydana gelmesi gerekiyordu.

Klostridia dediğimiz bu tür bakterilerin önemli bir rol oynadığı bir dizi hastalık biliyoruz. Tüm bu Klostridialar benzer bir görünüme sahiptir ve çok özel bazı biyolojik görevlere sahiptir.

Onları dokunun öldüğü ve aynı zamanda düşük oksijenli bir ortamın hüküm sürdüğü hastalıklarda buluyoruz.

Gazlı gangrende Clostridium Perfringens, sepsiste clostridium histolyticum, botulizm'de clostridium botulinum ve işte bu çok ilginizi çekecek antibiyotik tedavisi sonucu şiddetli nekrotizan bağırsak nezlesinde C. difficile.

Açıktır ki burada bu hastalıkların patojenleri neden değil, başka noksaların (patojenlerin) sonuçlarıdır.

Bu mikroplar, tahrip olmuş dokuyu parçalama sürecinde önemli bir rol oynar. Vücudun geri kalanına da yayılmazlar, ancak yalnızca etkilenen yara bölgesinde tespit edilebilirler. Bu doku parçaları parçalandığında, bu mikroplar artık bulunamaz. Yani haklı olarak burada ''hastalık ajanlarından'' değil ''sağlık ajanlarından'' bahsedebiliriz. çünkü tekrar ediyorum, hasarlı dokunun parçalanarak atılımının gerçekleştirilmesinden sonra bu patojenlere rastlanmıyor!

Yani önce delinme, burkulma vb ile bir travma oluyor ve bu travma sonucunda bölgede bir nekroz oluşuyor. ilgili bölgede yerel kan dolaşımı koşulları iyi ise bu ''ceset parçaları'' vücut için bir tehlike oluşturmadan önce organizma tarafından parçalanıp detoksifiye ediliyor.

Bununla birlikte, yaralı kişinin metabolizması zayıflarsa ve yara bölgesi yetersiz beslenirse (kan dolaşımı) , anerobik bakteriler, yani sadece düşük oksijenli bir ortamda oluşan mikroplar bu onarım sürecine hazırlanmalıdır.

Bu anaerobik koşullar altında, tetanoz toksini dahil olmak üzere biyojenik aminler oluşur. Sıklıkla tetanoz basilinin sporlara dönüşebileceği, iyileşmemiş yaralarda bu sporların daha sonra herhangi bir zamanda aktif tetanoz patojenleri haline gelebileceği iddia edilir. Biyolojik süreçlerin bu şekilde algılanması yetersiz teknik bilgilerden kaynaklı gibi görünüyor.

Sporlar, bahçe toprağının bileşenleri olarak ışık mikroskobu ile görülebilir. Ancak mikroskop, bu sporların nereden geldiği sorusuna cevap veremez. Bilindiği üzere bakteriler bitki hücrelerini ayrıştırıyorlar fakat bitki hücrelerinin bakteriye, bakterinin de sporlara dönüşmesi pek olası bir düşünce değildir. Bahçe toprağında küçük hayvanların, böceklerin, örümceklerin vb. nekrotik kalıntıları vardır, anerobik koşullar mevcuttur ve tabi ki bu ortamda çok sayıda klostridia'da bulunur. Klostridia açısından zengin olan toprak yaraya girse bile ciddi, jeneralize tetanoz ancak o kişinin kan akımı çok çok zayıfsa gelişecektir. Sağlıklı insanlarda ise yeterli oksijen akışı nedeni ile hızlı bir yara onarımı gerçekleşecektir.