HAYATINIZI KISALTACAĞIZ! Rockefeller - Flexner Raporu

John D. Rockefeller: "Hayatınızı kısa tutacağız!"

Alpenschau 26.12.2020

Rockefeller, petrol bazlı ilaçların geliştirilmesini teşvik etti ve doğal tıbbı ''şeytan'' ilan etti.

Rockefeller ailesinin modern toplumu bir dereceye kadar etkilediği söyleniyor, ancak çoğunun fark etmediği şey ne kadar etkilendikleri. Soyadı, büyük ilaç şirketlerini başlatmak ve çok para kazanmak için doğal tıbbın bastırılmasıyla ilişkilendirildi.

Ancak nihayet daha güçlü olduğumuzu anladığımızda, çünkü ezici ÇOĞUNLUK biziz, kendimizi bu suçlulardan kurtarabiliriz. Bilgi Güçtür!

.......

"Hayatınızı kısa tutacağız!"

John Davison Rockefeller Sr., Amerikalı bir girişimciydi ve modern zamanların en zengin insanlarından biri olarak kabul ediliyor. Rockefeller, 1870'te Standard Oil Company olan bir petrol rafinerisinin kurucu ortağı oldu.

“Bunun tersini yapıyormuş gibi yaparken hayatlarını kısa ve düşüncelerini zayıf tutacağız. Bilim ve teknoloji bilgimizi ince şekillerde kullanacağız, böylece ne olacağını asla görmesinler. Havada olduğu kadar gıda ve suda da yumuşak metaller, yaşlanma hızlandırıcılar ve yatıştırıcılar kullanacağız. Döndükleri her yerde zehirlerle kaplanacaklar. Yumuşak metaller onların akıllarını kaybetmelerine neden olur. Pek çok kaynağımızla bir tedavi bulacağımıza söz vereceğiz ve yine de onlara daha fazla zehir vereceğiz.

Kimyasal zehirler, ünlü oyuncuların ve müzisyenlerin sergiledikleri güzellik ve hijyen ürünlerinin yüzlerine ve bedenlerine sonsuz gençlik vereceğine inanan aptalların derilerinden içeri girecek. Zehir onların akıllarını ve sistemlerini yıkarken aç ve susuz ağızlarından içeri girecek. Çocukları sakat ve deforme olarak doğacaklar ve biz bu enformasyonları gizli tutacağız. Zehirler hepsinin etrafında saklanacak, onların yediklerinde, içtiklerinde, soluduklarında ve giydiklerinde.

Zehirleri dağıtmada mükemmel olmalıyız çünkü uzağı görebiliyorlar. Onlara televizyondaki eğlenceli müzik tonları ve resimlerle zehirlerin iyi olduğunu öğreteceğiz. Onları arayanlara yardımcı olacağız, zehirlerimizi bastırmak için onları kaydedeceğiz.

Ürünlerimiz film gibi kullanılacak göreceksiniz ve onlar bu ürünlere alışacaklar, asla gerçek etkilerini öğrenmeyecekler.

Doğurdukları zaman çocuklarının kanına zehir akıtacağız ve onları yardım ettiğimize ikna edeceğiz! Erken başlayacağız, zihinleri genç iken, onlara çocukların en çok sevdiği şeylerle hitap edeceğiz: tatlı ile!

Dişleri düştüğünde metallerle dolduracağız, bu onların zihinlerini öldürecek ve geleceklerini çalacak. Öğrenme yetenekleri kötü etkilendiğinde onları daha çok hasta edecek ve başka hastalıklar edinmelerini sağlayacak uyuşturucular vereceğiz, yeni hastalıkları için verebileceğimiz daha fazla uyuşturucularımız da olacak (ilaçları kastediyor)

Gücümüzle onları itaatkar ve zayıf yapacağız. Depresif, yavaş ve şişman olacaklar ve bize yardım almak için geldiklerinde onlara daha fazla zehir vereceğiz.

Dikkatlerimizi para ve mal biriktirmeye vereceğiz, böylece onlar hiç bir zaman kendi içleri ile bağlantı kuramayacaklar. Onları zina, dış eğlenceler ve video oyunları ile oyalayacağız, böylece bütünlükte bir olmaları gerektiğini fark edemeyecekler.

Düşünceleri bize ait olacak ve biz ne dersek onu yapacaklar. İtiraz ederlerse onların zihinlerini değiştirecek olan teknolojiyi geliştireceğiz.

Korkuyu silah olarak kullanacağız. Hükümetlerini kuracağız ve onların içerisinde dirençleri de inşa edeceğiz. Her iki tarafın hakimiyeti bizde olacak. Hedefimizi her zaman saklayacağız fakat planımız hep devam edecek. Onlar işleri bizim için yapacaklar ve biz onların işlerinden beslenip gelişeceğiz. Bizim ailelerimiz hiç bir zaman onlarınki ile karışmayacak. Bizim kanımız ari kalmak zorunda. Bize karşı çıktıklarında onların birbirlerini öldürmelerini sağlayacağız, onları dinler ve dogmalarla birlik bilincinden koparacağız.

Hayatlarının tüm alanlarını kontrol edeceğiz ve onlara ne düşünmeleri gerektiğini, nasıl düşünmeleri gerektiğini söyleyeceğiz. Bunu o kadar barışçıl yapacağız ki onlar kendi kararlarını verdiklerini sanacaklar. Bölünmüşlüklerle aralarına düşmanlık yayacağız. Onların arasında ışık sahibi olan olursa onu öldürmek veya dalga geçmek suretiyle ışığını söndüreceğiz, ki öldürmek bize en uygun olanıdır.

Onları kendi kalplerini parçalatacak, kendi çocuklarını öldürteceğiz. Bunu müttefikimiz olarak nefretle, dostumuz olarak öfkeyle yapacağız. Nefret onları tam olarak kör edecek ve onlar, bizim bu çatışmaların önderi olduğumuzu hiç bir zaman göremeyecekler.''

Rockefeller - Flexner Raporu

.......

Eczacılık lobisinin okul "tıp" üzerindeki zararlı etkisi tıp fakültelerinin çok ötesine uzanıyor. Vergiden muaf vakıflardan oluşan bir ağ aracılığıyla, yüksek finans, dünyanın tüm ülkelerinde eğitim sistemi, araştırma sistemi ve tıp eğitimi üzerinde tam bir kontrol elde etti. O zamandan beri, dünyanın tıp fakülteleri, sadece patentli allopatik ilaçların kullanımına ve kimyasal-farmasötik araştırmalara odaklanmıştır.

Bugün sosyal medya sansürü dünyasında yaşıyoruz ve büyük ilaç şirketlerinden herhangi birinin niyetini sorgulamaya cesaret eden herkes deli ve komplo teorisyeni olarak etiketlendi. Bütüncül - bütünsel - uygulamalar ve patentlenemeyen bitkiler hakkında her türlü bilgi, büyük ilaç firmalarının ilaçlarına tehdit olarak görüldüğü için aldatmaca olarak adlandırılır. Bununla birlikte, geleneksel tıp yalnızca 150 yıllık nispeten kısa bir deneyime dayanıyor, naturopati ise çok eski zamanlardan beri başarıyla kullanılıyor.

Gizli ve bastırılmış bilgi bu kadar hızlı yayılmaya devam ederse, ilaç endüstrisinin çökmesi kaçınılmazdır veya yeni bir çığır açmaya zorlanacaktır.