DENEY ANNE KARNINDA 11 BEBEK ÖLDÜRDÜ
İLAÇ DENEYLERİ 11 BEBEĞİN ÖLÜMÜNDEN SONRA DURDURULDU
MODERN TIBBIN İNSAN DENEYLERİ
Araştırma Yeni Zelanda, Avustralya, Kanada ve Birleşik Krallık tıp merkezlerinin katılımıyla Hollanda da yapıldı, acaba kanıt temelinde çalışan bilim-adamları hamileler ve bebekler üzerinde neyi test ettiler?
İnanması zor ama test edilen madde VİAGRA!
Fetüs’e viagra mı?
Spiegel dergisi bu araştırmanın 2015 yılında başladığını, 10 hastanede 183 hamile kadın üzerinde test edildiğini yazdı. Elbette hamilelerin şikayetleri azalmış cinsel isteklerine karşı bir terapi değildi, böyle bir sebepleri de yoktu. Sözde sebep fetüs’lerin alışılmışın dışında ve düşündürücü bir şekilde yavaş büyüyor olmalarıydı.
Yani doğa anne yine yanılır ve bir hamileliğin nasıl geçmesi gerektiğini bilemezse, kanıt temelinde çalışan bilim-adamları olaya müdahale eder ve bir dizi kimyasalı hamile annenin vücuduna boca ederler.
Bu müdahalenin tabiİ ki de kendilerince kanıt temelli, modern tıbbi, bilimsel çalışmaları vardı, bir meta araştırmada viagra etkin maddesi sildenafil’in fetüsün büyümesinde etkili olduğu ve hamileleliğe bağlı tansiyon yükselmesine engel olduğu ‘’kanıtlanmıştı’’
Meta-analiz 22 hayvan ve 2 insan deney materyali (daha iyi bir ifadesi olamazdı) üzerinde yapılmıştı. Bu tür meta-analizler bilim dünyası için büyük bir kanıt anlamına geldiği için Hollandalı doktorlar da hamileler üzerinde çalışmakta bir sakınca görmemişlerdir. Üstelik sildenafil dozajı normal olarak insanlar üzerinde denenen miktarın çok üstündeydi.
Araştırma 2015’te başlamasına rağmen 2017 de bundan haberdar oluyoruz. Arkasından 2018’de tekrar bir araştırma açıklanıyor ve her ikisinde de deneyin süreci ve sonuçları hakkında bilgi bulamıyoruz. Ama bunun yerine tıbbi mantık ve yanlış giden şeylerin işlenmesi üzerine bir şeyler öğreniyoruz. O zaman, yazarlar bu çalışmanın felaketle sonuçlanacağını fark etmiş olmalılar, başka türlü yapılan açıklamaları yorumlayamıyorum.
Yazarlar, test popülasyonlarının ve çalışmalarının yetersiz karşılaştırılma imkanlarından ve yorumlanmamasından şikayet ediyorlar, Bir "altın standart" eksikliğinden şikayet ediyorlar. Ampirik kanıtlara ulaşma fırsatlarının eksikliğinden şikayet ediyorlar. Bunun yerine, prosedürler bir konsensüs yaratmaya ve böylece bir standardizasyon oluşturmaya yardımcı oluyor.
MODERN TIP MANTIĞI: Tahmin, hiçbir şey olmamasından daha iyidir.
Bu ne demek? Bu, yazarlara göre, fikir birliğinin ve yaratılmasının yeni bir bilgi sağlamadığı anlamına gelir, ancak tüm tarafların sonucu kabul ettiğini garanti eder. Ve yazarlar bunu şöyle ifade ediyorlar ‘’ sağlam bir kanıtın olmadığı yerde, en iyi ikinci seçenek’’, yani konsensüs = daha fazla bilginin ve sağlam kanıtların olmadığı yerde kullanılan açıklamalar ve sınır ölçüleri! Yani netice olarak bir terapinin tamamen tahminler üzerine yürütüleceğinin peşinen kabullenilmesidir.
Spiegel dergisinde şunlar yazıyor
Görünüşe göre ‘’spiegel’’ kendisinden önce yayınlanmış Hollandaca bir öncüsünü baz alıyor. Orada 183 hamile katılımcıdan 93’ünün sildenafil aldığı yazıyor. Bunlardan 17’sinin bebeği akciğer problemi ile doğarken 11 bebek ise ölüyor. 8 bebeğin daha öldüğünü fakat bunların sebeplerinin başka olduğunu, araştırma ile alakaları olmadığını da öğreniyoruz! Sildenafil verilmiş fakat henüz doğum yapmamış olan diğer 15 hamilenin durumunun ne olacağını ise henüz bilmiyoruz. Plasebo grubunda ise 90 hamilenin 3’ünün bebeği akciğer problemi ile doğarken 9 bebek yaşamını kaybediyor, spiegele göre bu 9 ölümün araştırma ile hiçbir ilgisi yok!
Viagranın kullanım alanlarının yalnızca erkeklerdeki ereksiyon sorunundan öteye taşıma gayreti böylece trajik bir şekilde son bulmuş oldu.
Tıbbın başarısızlık bilimi bir kez daha ölümlere sebep oldu, bir kez daha tıp sağlık problemlerinin şu veya bu tabletin yeteri kadar içilmemesinden kaynaklı olduğuna inandı ve yine tıp cenaze firmalarına iş çıkarmaktan başka bir şey yapamadığını kanıtladı.
Randomize edilmiş, plasebo kontrolü yapılmış, prospektif klinik çalışmaların, bu tür araştırmaların altın standart olarak temelini oluşturduğu zamanların yerini günümüzde meta-analizler aldı. Bununla birlikte hakiki bilim için ne meta-analizler ne de randomize araştırmalar her hangi bir şeyin kanıtı değildir. Onlar Sadece nedensel açıklaması bulunması gereken, istatistiksel ilişkileri tanımlarlar. Fakat modern tıp bilimselliğinde bu istatistiksel ilişkiler hemen bir kanıt anlamına gelir, ki bu araştırma da yine bir felaketle sonuçlanmıştır.
Eğer böyle bir deney, yalnızca benzer bir şekilde homeopatik araştırmalarda söz konusu olsaydı, yapılan reklamların havada uçuştuğunu ve politikaya homeopati yasağı getirilmesi için yapılacak baskıları görecektiniz.
Comments